31 Ekim 2009 Cumartesi

Büyüme

Thor Thunderbridge, çadırının dışına çıktı. Çevreye bakındı, halkından çoğu kimsenin çevrede bir çalışma içerisinde bulunduğunu gördü. Kimisi bir şeyler taşıyor, kimisi de yeni şehire gitmek için eşyalarını hazırlıyordu. "Güzel..." diye düşündü Thor. Yeni şehirlerini daha da büyütebilmeleri için nüfuslarını biraz daha arttırmaları gerekiyordu ama buna değecekti doğrusu. Orada el değmemiş kaynaklar onları bekliyor olacaktı çünkü.

Thor, hazırladıkları ufak çaplı orduya baktı ve gururlandı. Nan-i Naugrim'in nüfusu kadar büyük bir ordusu vardı şimdi. Tamı tamına üç yüz asker... Eğer yeni komşuları bir tehditte bulunacak olursa, savaşmaya hazır tam üç yüz asker. Adının Arxture olduğunu öğrendiği birisinden bir elçi gelmişti. Barışçıl bir medeniyete benziyordu ve en yakın komşularından biriyle yapılacak barış, muhtemel bir gelişim ortamı sağlayacağa benziyordu. Bir saldırmazlık anlaşması önermek üzere Arxture başkentine bir elçi yolladı. Her iki taraf için de karlı bir anlaşma...

Nüfusu yeterince arttırmayı başardıktan sonra, yüz kişiyi, yanlarında yüz askerle beraber, Orocarni'ye yolladı Thor. Geri kalan yüz kişi ise ana şehirlerinde kalarak daha hızlı bir gelişim imkanı sağlayacaklardı. Şehirde kalan iki yüz askerin dörtte üçü, elverişli savunma sahaları bulmak üzere şehrin çevresini araştırmaya koyuldular. Kendi taraflarından iyice bilinen, fakat dışarıdan bakan biri tarafından orada olduğunun anlaşılması neredeyse imkansız olan savunma karargahları oluşturuldu. Ordunun ana kolu bu hatlara yerleştirildi ve elli asker de şehirde güvenlik sağlamak için devriye gruplarına ayrıldı. Ayda bir bu askerler birbirleriyle yer değiştiriyor, sevdikleriyle zaman geçirip morallerinin yükselmesi sağlanıyordu. Şu ana kadar bir sorun çıkmamıştı, her şey olması gerektiği gibi gidiyordu.

**********

Yüz kişiden ve bir o kadar da askerden oluşan kafile, Orocarni'ye varmıştı. Thor, kafileye birbiriyle yakın olan kişileri seçmişti çünkü yeni nüfusun eskisiyle bir uyumsuzluk yaşamasını istemiyordu. Oraya yollanan askerler de savunma hatlarını oluşturdular; kimisi şehirde devriye olarak kaldı, kimisi de sınırları korumak üzere nöbet beklemeye başladı. Buraya gönderilen kafilenin başında, Thor'un çocukluğundan beri tanıdığı Thrar vardı. Thor ve Thrar iki iyi dosttu. İkisi de eğitimliydi, ikisi de yönetebilme yeteneğine ve kurnaz bir zekaya sahipti. Bu nedenlerle Thor, Thrar'ı yeni şehrin başına atamayı uygun görmüştü. Thrar düzeni sağladıktan hemen sonra, Thor'un emirlerine uyarak çevrede kaynak arayışlarına girişmişti. Yeni kaynakların bulunması her iki şehir için de önem arz ediyordu çünkü. Kaynak arayışına başladıktan hemen sonra da her şeyin yolunda gittiğini bildirmek için Thor'a bir ulak göndermişti. Şehri gelişiminin ilk evrelerini hemen hemen tamamlamıştı ve bundan dolayı büyük bir sevinç duyuyordu Thrar...

**********

Thrar'dan gelen ulak Thor'a ulaştığında, Thor'u da bir sevinç kapladı. Her şeyin yolunda gidiyor gibi görünmesi nedeniyle kısa bir sürede ilk hedeflerine ulaşabileceklerini tahmin ediyordu. Eğer hiçbir aksaklık çıkmazsa on-on beş yıl sonra çok daha gelişmiş ve çok daha büyük bir medeniyetin başında olacaktı.
Eğer her şey yolunda giderse...

----------------------

Asker üretimi *3= 3 Askeri Puan (300 asker üretildi; 200'ü Nan-i Naugrim'de, 100'ü Orocarni'de.)
Populasyon arttırma *1= 1 Üretim Puanı, 1 Gelişim Puanı (Şehir Sayısı*100 populasyon=200 populasyon arttırıldı; 100'ü Nan-i Naugrim'de, 100'ü Orocarni'de)
Kaynak Keşfi *2= 2 Gelişim Puanı, 2 Askeri Puan

Arxture ile Saldırmazlık Anlaşması Talebi

Toplamda: 1 Üretim Puanı, 3 Gelişim Puanı, 5 Askeri Puan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder